Güçlü Görünmek mi Gerçekten Güçlü Olmak mı
İnsan, güçlü görünmek ister. Zayıf yanlarını saklar, sarsılmaz bir görüntü çizer, hiçbir şeyden etkilenmiyormuş gibi davranır. Ama güç, gösterişte değil, içtedir. Gerçekten güçlü olan kişi, kırılabilir ama yeniden ayağa kalkmayı bilir. Duygularını inkâr etmez, zorluklardan kaçmaz, başkalarının gözünde güçlü görünmeye çalışmaz. Çünkü bilir ki güç, dışarıdan bakıldığında değil, insanın içinde şekillenir. Öyleyse kendine sor: Görünüşte […]
Gerçekten Neye Sahipsin
İnsan birçok şeye sahip olduğunu sanır. Mallar, ilişkiler, statü, sağlık… Ama bunların hiçbiri kalıcı değildir. Bugün senin olan, yarın başkasına ait olabilir. Gerçek sahiplik, kontrol edebildiğin şeylerle sınırlıdır. Dış dünya değişir, insanlar gelir ve gider, şartlar beklenmedik şekilde dönüşür. Sana ait olan tek şey, kendi zihnin, kendi seçimlerin ve olaylara verdiğin tepkidir. Eğer kontrol edemediğin […]
Beklenti ve Hayal Kırıklığı
İnsan, olayları ve insanları olduğu gibi kabul etmekte zorlanır. Beklentiler kurar, sonuçları şekillendirmeye çalışır ve her şeyin istediği gibi olmasını ister. Ama dünya, beklentilere göre hareket etmez. Hayal kırıklığı, beklentinin kaçınılmaz sonucudur. İnsanlar her zaman düşündüğün gibi davranmaz, olaylar her zaman planladığın gibi gelişmez. Gerçek huzur, kontrol edemediklerini kabul etmek ve hayatı olduğu gibi görebilmektir. […]
Gereksiz Tartışmalar ve Sözün Gücü
İnsan çoğu zaman konuşmadan önce düşünmez. Her söze cevap vermek, her tartışmaya girmek, her fikri savunmak zorundaymış gibi hisseder. Oysa söz, en ağır yüklerden biridir. Yanlış kullanıldığında yıkar, doğru kullanıldığında inşa eder. Bazen en büyük bilgelik, hiçbir şey söylememektir. Gereksiz bir tartışmada galip gelmek, kazanmak değildir. Gerçek zafer, söylenmesi gereken yerde konuşmak, susulması gereken yerde […]
Duygusal Dayanıklılık Güçlü Olmak mı Sarsılmamak mı
İnsan, zorluklar karşısında güçlü olmak ister. Hiçbir şeyin onu etkilemediğini, sarsılmadığını göstermek… Fakat güçlü olmak, her şey karşısında taş kesilmek değil, yeniden ayağa kalkmayı bilmektir. Sarsılmayan kişi, gerçekten güçlü müdür? Yoksa hislerini bastırarak kendini bir duvar gibi mi inşa etmiştir? Gerçek güç, acıyı inkâr etmek değil, onunla baş edebilmektir. Çünkü en sert duvarlar bile zamanla […]
Zihin Sakinse, Beden de Sakindir
İnsan, çoğu zaman dış dünyanın kaosunu suçlar; stresin, kaygının ve korkuların sebebini dış etkenlerde arar. Oysa asıl fırtına, zihnin içinde kopar. Panik, belirsizlik ve endişe, çoğu zaman dışarıdaki olaylardan değil, zihnimizin onlara verdiği tepkiden doğar. Ve bu tepkinin en hızlı yansıdığı yer, bedenimizdir. Nefesin sık ve düzensiz mi? Göğsün daralıyor mu? Bedenin sürekli bir savaş […]